Akıl Tutulması

Bağımsız karakterlerin kesişen yolları, aklın sınırlarını zorlayacak gerçekçi bir kurgu ve tahmin edilmesi mümkün olmayan bir final. Sanrı ve Paranoya romanlarıyla büyük beğeni toplayan Tuğba Sarıünal, son romanı “Akıl Tutulması”yla bir kez daha okurlarıyla buluşuyor.

Sanrı ve Paranoya romanlarıyla listelerde uzun süre kalarak, büyük beğeni toplayan Tuğba Sarıünal, son romanı “Akıl Tutulması”yla bir kez daha okurlarıyla buluşuyor. Merak unsurunun ön planda tutulduğu romanda, birden fazla duyguyu bir arada ama farklı bir bakış açısıyla anlatmayı başaran yazar, Akıl Tutulması’nda okuru adeta bir bulmacanın içine davet ediyor. Akıcı bir kalemden adalet kavramına ve içinde yaşadığımız illüzyona farklı bir gözle bakmak isteyenlere dokunan roman tüm kitapçılarda...

Gerçeğin peşinden gitmenin hiç bu kadar sürükleyici olmadığı romanın arka kapak yazısında ise şu ibareler yer alıyor; Hayatın içinde insanlara kendini göstermeden sallanan adalet terazisi, görevini mükemmel şekilde yerine getirmeye devam ediyordu. Sebepleri göremediğimizde, adına tesadüf diyorduk. Oysa beynimiz tüm bağlantıları görebilecek kadar gelişmiş değildi. İyiliğin ve kötülüğün savaşında hayat, kendi dengesini çoktan kurmuştu. Kesişen kaderler bile bir sonuca hizmet etmek için vardı. İnsana iyi niyetini de kötü niyetini de karşısında bekleyen bir ayna gibi geri veren, en zekilerimizin bile anlamlandıramadığı üstün bir güç. Belki de tesadüf dediğimiz şey, Tanrı’nın yeryüzündeki gizli kalma şekliydi.