Osmanlı Devleti’nin “en uzun yüzyılı'nın ikinci yarısına tanıklık eden Dolmabahçe Sarayı'ndaki yaşanmışlıkları hissetmek için bu turu kaçırmayın.

Buluşma Yeri ve Saati: Dolmabahçe Sarayı önü - saat: 09:00  
Güzergah: Dolmabahçe Camii, Saat Kulesi, Hazine Kapısı, Hasbahçe, Selamlık, Muayede Salonu, Harem, Harem Bahçesi, Kuşluk, Veliaht Dairesi, Bezmialem Valide Sultan Camii.
Fiyata dahil hizmetler: Uzman rehberlik, sabah kahvaltılık poğaça, öğle yemeği, çay ikramı, müze giriş ücretleri (Dolmabahçe Sarayı ve Harem girişi).
Hediye: Tur bilgi notları

"Osmanlı Devleti’nin dünyanın en büyük imparatorluklarından biri haline gelişinin tanığı olan Topkapı Sarayı’ndan sonra, bu güne ulaşan ikinci büyük saray Dolmabahçe Sarayı’dır. Dolmabahçe Sarayı, Osmanlı Devleti’nin “en uzun yüzyılı”nın ikinci yarısına tanıklık etti, devlet makamı oldu. Yaklaşık 160 yıllık bir geçmişi olan bu sarayda son altı Osmanlı padişahı ikamet etti; 3 Mart 1924’de TBMM halifeliğe son verdiğinde Halife burada ikamet ediyordu.

1856’dan 1924’e kadar birçok tarihsel gelişmeye sahne olan bu saray Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından da 1927 yılından itibaren Cumhurbaşkanlığı Makamı (Riyaset-i Cumhur) olarak kullanıldı. Gazinin himayesinde ilk üç dil kurultayı (1932, 1934, 1936) ve II. Uluslararası Tarih Kongresi bu sarayda gerçekleştirildi. 1928’de Arap alfabesinden Latin alfabesine geçişle ilgili ilk toplantı yine bu sarayda yapıldı.

Boğaz’ın adeta bir incisi olan Dolmabahçe Sarayı’nın hemen yanı başında bulunan Dolmabahçe Camii ise bu sarayı yaptıran padişah Abdülmecid’in hayırsever annesi Bezmialem Valide Sultan tarafından inşa ettirilmiş, bu nedenle cami de hep onun adıyla, Bezmialem Valide Sultan Camii olarak anılmış. Sarayın en büyük avizesinin ve camisinin maliyetini üstlenen Bezmialem her ikisini de göremeden ve bu sarayda yaşayamadan ayrılmış bu fani dünyadan… 

Yaşandığı gibi eşyalarıyla günümüze intikal eden saray sanki daha dün terk edilmiş gibi. Hatıralar, acısıyla tatlısıyla çok taze. Daha dün bacası tüten sobanın içindeki is, devasa aynalarda görülen ya da öyle zannettiğimiz hayali bir siluet, sessiz koridorlarda gezinirken duyulan bir kapı sesi ve hepsinden önemlisi de sessizliğin sesi, bize bu sarayın keşfedilmesi gerektiğini anlatır gizlice…

O halde tüm bu yaşanmışlıkları daha yakından görmek, hatta hissetmeye ne dersiniz? Dolmabahçe Sarayı’nı yaşamak için turumuza davetlisiniz."