Seksenli yılların başında, Türk müziğine yeni boyutlar katarak gençliğe ulaşan ve her geçen yıl yeni izleyicileri kitlesine katan Yeni Türkü, artık çeyrek asırlık bir köprü. Türk müziği enstrümanları ve makamsal yapıları ile, Akdenizin coşku ve duygusallığını birleştiren Yeni Türkü, usta şairlerin şiirleri ve sözleri ile kalplere yazılan unutulmaz şarkılara imza attı. Yaşama hep umutla bakan, ama aynı zamanda eleştiren ve müziğinden ödün vermeden bugüne ulaşan grup, 1997 yılından itibaren genç bir kadroyla yoluna devam ediyor.

Ankara`da 1978`de kurulan grup, ilk albümü olan "Buğday`ın Türküsü"nü 1979`da çıkardı. Grubun adı, bir bakıma yaptığı müzik türünü de açıklıyordu; geleneksel ve etnik özellikler taşıyan müzik aynı zamanda günümüz insanının kulağına hitap etmeli, Türkü`ler yenilenmeliydi. Bu görüşle yola çıkan grup yaptığı müziğe Ege ve Akdeniz esintilerini katarak 1983`te Akdeniz, Akdeniz" adlı albümünü çıkardı. İçerisinde, bugün dahi çok sevilen parçaların yer aldığı albüm, coşku ve hüznün içiçe yaşadığı Akdeniz duyarlılığın yansıtan bir karaktere sahip. "Günebakan" ve "Dünyanın Kapıları" albümleriyle Türk müziği sazlarına daha yoğun yer veren Yeni Türkü, 1988 yılında çıkardığı "Yeşilmişik" albümüyle yurtiçi ve yurtdışında çok geniş kitlelere ulaştı. Bu albümü 1990`da "Vira Vira" ve 1991`de "Rumeli Konseri", 1996`da "Her Dem Yeni", 1999`da "Yeni Türkü `Yeni`" ve 2003`de "Koleksiyon" izledi. Bu dönem içerisinde Yeni Türkü basın organları tarafından birçok defa "Yılın En İyi Topluluğu" seçildi. 1992`de "Aşk Yeniden", 1994`de "Külhani Şarkılar" grubun olgun yapıtlarının yanısıra Rembetiko müziğini de içeriyordu. Birçok film müziğine de imza atan Yeni Türkü, "Süper Baba" dizi filminin müzikleriyle "World Music" listelerinde yer aldı, "Altın Portakal" ve "sinema yazarları" müzik ödüllerini kazandı.

Verdiği konserlerde doğaçlamalara ve caz yorumlarına yer veren Yeni Türkü, her yıl ikiyüzbin kadar seyircisiyle buluşuyor.