Şef Serâ Tokay 2004 den bu yana sanatsal çalışmalarını başarıyla yoğunlaştırmış olduğu senfonik orkestradan oda formasyonuna dönüştürdüğü müzisyenleriyle yeni bir konsere hazırlanıyor.

Schoenberg’in 1. Oda Senfonisiyle açılacak olan dinleti, Viyana’lı bestecinin tonalite kavramını yıktığı çatışık harmonilerin beklenmedik ritmlerle karıştığı zorlu yapıtıyla şef ve solo müzisyenlerden üstün bir ustalık gösterisi bekliyor.

XX. yüzyıl atonal atmosferine ilginç bir kontrast oluşturacak Dvorak romantizminin simgesi op. 44 Serenad’ın programlandığı dinleti, Richard Strauss’un nefesli çalgılar için yazdığı op.4 Suite ile son buluyor.

Serâ Tokay, İstanbul dinleyicisinin xx. Yüzyılın duyarlı kulaklara seslenen zor yapıtlarını değerlendirecek düzeye sahip olduğunu, 2010 da 5 oda konseriyle Schoenberg, Stravinsky, Berg, Bartok Shostakovich’in yapıtlarına yer vererek Türkiye’de neredeyse çalınmayan bir repertuarı tanıtmayı amaçladığını belirtiyor.

Senfonik orkestra ve oda orkestrası çalışmasının birbirine olan teknik farklılığını vurgulayan Serâ Tokay’a göre “senfonik orkestranın şeften beklediği güçlü anlatım ve etkin jestler yerine, oda orkestrası, kontrpuan duyuşu ve analitik zeka gerektiriyor”.