40. yılını kutlayan saygın İstanbul Müzik Festivali programına renk katan “Bab-ı Saadet” konseri öncesi Doulce Mémoire’ın sanat yönetmeni Denis Raisin Dadre ve Kudsi Erguner ile İstanbul Fransız Kültür Merekzi’nde gerçekleştirilecek söyleşi, festival ve klasik müzik tutkunlarına bu müzikal diyalog deneyimini paylaşmak için bir fırsat sunuyor.

Tarihin dönüm noktalarından biri olan 1453 İstanbul’un fethi kimilerince Ortaçağ’ın sonu ve Rönensans’ın başlangıcı olarak kabul edilir. Fetih aynı zamanda Osmanlı medeniyetinin ortaya çıkışını da simgeler. Kudsi Erguner ve Topluluğu ile Doulce Mémoire’ın müzisyenlerini İstanbul Müzik Festivali kapsamında bir araya getiren Bab-ı Saadet (La Porte de Félicité) projesi de bu tarihi bağlamda oluşturuldu.

Kudsi Erguner ve Topluluğu’nun Doulce Mémoire ile buluşması, bir füzyon ya da yüzleşmenin de ötesinde, herkesin kendi gelenekleri sınırlarında ve farklılıklara saygı çerçevesinde ortak noktalarının arayışı esnasında öteki ile yaptığı görüş alışverişi sanatında yer buluyor.

40. İstanbul Müzik Festivali kapsamında, Kudsi Erguner ve Topluluğu ile Denis Raisin Dadre tarafından yönetilen, Diapason ödüllü Doulce Mémoire Ensemble, 14 Haziran Perşembe akşamı, repertuarı 15. ve 16. yüzyıl Osmanlı ve Rönesans müziklerinden oluşan bir konser verecek. Rönesans müziğine odaklanan Doulce Mémoire ile Osmanlı müziği uzmanı Kudsi Erguner Ensemble’ın muhteşem işbirliğinin ürünü “Bab-ı Saadet” müzikseverleri tarih ve müziğin kesişme noktasındaki kapıları aralamaya davet ediyor. Fransız Kültür Merkezi’nde 12 Haziran’da gerçekleşecek konser öncesi söyleşide ise Denis Raisin Dadre ve Kudsi Erguner deneyimlerini dinleyicilerle paylaşacaklar.

Simültane çeviri.