Çalışmalarını değişim, dönüşüm, ret ve kabul bağlamı gibi temel metaforlar üzerinden
sürdüren Evren Erol, “Aklın Yarat(t)ıkları” başlıklı üçüncü kişisel sergisiyle 6 Aralık – 21
Ocak tarihleri arasında Bozlu Art Project Nişantaşı’nda. İzleyiciyi günlük hayatta yaşadıkları
üzerinden yeniden düşünmeye ve hayal kurmaya çağıran sanatçı sergisinde; ötekileşmiş,
yabancılaşmış bir toplumda aklın uykusundan uyanan, kendini yeniden var edecek bireye
odaklanıyor.
Evren Erol, “Aklın Yarat(t)ıkları” başlıklı sergisinde geçmiş ile gelecek arasında düğümlenmiş
günümüz toplumlarında, bireyin bilinçaltında yaşadığı sevginin ve şiddetin kaynağını,
teslimiyet ve direnme kavramları üzerinden sorgulamaya davet ediyor.
Yapıtlarında bireyin varoluş ikilemlerine değinen sanatçı bu sergisine esin veren
düşüncelerini “Toplumlar arası bölünmeyi derinleştiren temel sorunun birbirimizi öteki ve
yabancı olarak görme çabamız olduğunu düşünmekteyim. En çok yabancılaşan ve yabancılar
yaratan insanoğlunun kendisidir. Yani yabancı hem dıştadır hem de insanın içinde... İnsan
aklının karanlık yanlarının olduğu gerçeği ile kendimizi tamamen tanıyamadığımız fikrinden
yola çıkarak, yaşadığımız tekinsiz dünyada kendimize yabancılaşmamız nedeni ile ötekiyi
şekillendirdiğimizi düşünmekteyim.” sözleriyle açıklıyor.
Sergi başlığında, modern sanatın öncülerinden biri olarak kabul edilen ünlü ressam Francisco
Goya’nın 18. yüzyıl İspanya’sında mutlak otoriteye karşı koyduğu ve mantığın devre dışı
kaldığı toplumlara metaforlarla yüklü eleştiriler getirdiği kapris serisinin simgesi olan “Aklın
Uykusu Canavarlar Yaratır” isimli gravüre kavramsal olarak gönderme yapan Evren Erol, “Bu
sergi, aklın uykusundan uyanmak, yaşanabilir bir dünya yaratmak için hayal kurmaya ve umut
etmeye bir davettir...” sözleriyle izleyiciyi hayal kurmaya ve düşünmeye çağırıyor.