Abakanowicz, yeryüzüne serüveniyle birlikte gelen insanın yolculuğunu anlatıyor.
İnsanın serüveni dünyayı değiştirmekti. Bunu çoğu zaman kendisine rağmen yaptı. Yabancısı olduğu bir evrene, onun zamanına ve mek¢nına uyum sağlamak, yani onları kendisine uyarlamak çabasındaydı. Zamanın içinde sanatla dönüştü insan, mek¢nı sanatla dönüştürdü. Yalnızlığına ve yabancılığına sanatla direndi. Yaratarak var oldu. Mağaranın duvarına bıraktığı izlerle takip ediliyor.
Sanat, yaratmanın öteki adıdır. Tıpkı insanın doğanın en yüce hali olması gibi. Sanat, insanın Tanrısıyla Tanrının insanı arasındaki köprüdür.
Abakanowicz insanın 30 bin yıllık serüveninin sanatını, sanatın 30 bin yıllık serüveninin insanını üretiyor. Çağların ötesinden gelen, çağların içinden geçen bir serüvenin sergisi bu!
İnsan sanatının külleriyse, bu sergi o külü yakan ateştir.
Sitemizde yer alan Mekan sahipleri ,etkinlik düzenleyenler, Kare (QR) kodunuzu oluşturun, bilgilerinizi mobil kullanıcılarla kolayca paylaşın. Oluşturduğunuz kare (QR) kodu yazıcınızdan basarak hemen kullanabilirsiniz.