Aşk kalbe giren şemsiye gibidir...

Aşk Bir Rüyadır ya da bazen bir kabusla başlar. Birdenbire ne olduğunu anlayamaz bir an önce uyanmak istersiniz. Uyandığınızda ise kabusunuzun tatlı bir rüya olduğunu ve aslında hiç ama hiç uyanmak istemediğinizin farkına varırsınız. Derin uykuda, günlerce, haftalarca, aylarca hatta yıllarca uyanmamak istersiniz… Kabusunuz artık tatlı bir rüyaya dönüşmüştür. İşte, kendi halinde bir yazar olan Ruhi Suspanisyon un kabusu da böyle bir rüyaya dönüşür. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın-cı yazar Ruhi nin hayatına biri dokunur. Ve bu öylesine bir dokunuştur ki adeta kalbine giren bir şemsiye gibidir. Nasıl çıkaracağını bilemez ve sonunda bunu açmaya çalışır. Ancak bu kez hayatındaki değişim onu mutlu ve bir o kadar da tedirgin etmektedir.. Aşk, arzu, çatışma, sevgi, şefkat, sadakat, mutluluk, mutsuzluk, kahkaha ve gözyaşıyla dolu bu oyunda, Ruhi Suspansiyon un ironik yaşamı bizi kendi şemsiyelerimizle yüzleşmeye götürecek.