Al bu takatukaları takatukacıya götür diye çıkmış bir ağızdan. Bunu duyan bir kulak, yarım duymuş şu işe bak; “Al bu takatukaları” dediğiyle kalmış. Bu kulağın ağzı, demiş başka bir kulağa; “Al bu takatukaları başında paralansın” İkinci duyan kulak doğru duymuş duymasına; ama ikinci ağızdan takatukaları takatukacıya götürmemiş de götürmüş satmış. Ne dediğine kendisi inanmamış; ama işte laf ağızdan çıkmış bir kere. Derken dönmüş laf dolaşmış laf, gitmiş laf, gelmiş laf, olmuş basit tekerleme o kulaktan o ağza, o ağızdan o kulağa yoldaş.
Bu oyun da işte tam böyledir, ağızlar susmaz, kulaklar duymaz. Kimsenin söylediği birbirine uymaz, kimse duyduğuna inanmaz. Duyup da dinlemediklerimiz bakıp da “öyle” görmek istediklerimiz, yanlış anladıklarımızla başlar oyun ve insanların hayatlarını renklendiren tek şeyin dedikodu olduğu bir kasabada, yine gündelik bir dedikodudan çıkan trajikomik bir hikâyeyi anlatır.
Hangimiz birilerini çekiştirmenin hazzından uzak tutabilir kendini? Bu tarafından bakınca kulağa pek sevimli gelen bu duruma biz de sevimli sevimli başka tarafından bakmaya çalıştık.
Her zaman son anlatan ilk anlatandan daha çok şey duymuş ne de olsa!
Yazan: Lady Augusta Gregory Yöneten:Kerem Yılmaz Işık Tasarım: Akın Yılmaz Genel Sanat Yönetmeni: Kerem Yılmaz Oyuncular: Tolga Canbeyli, Burak Aydın, Sibel Yaptı, Onur Alagöz, Zehra Bozkurt, Raif Korkmaz, Coşkun Gültekin, H.İbrahim Kaplan, Z.Rümeysa Burucu, Kemal Maden
Sitemizde yer alan Mekan sahipleri ,etkinlik düzenleyenler, Kare (QR) kodunuzu oluşturun, bilgilerinizi mobil kullanıcılarla kolayca paylaşın. Oluşturduğunuz kare (QR) kodu yazıcınızdan basarak hemen kullanabilirsiniz.
Yorumlar ve DerecelendirmelerHerhangi bir yorum yapılmadı ilk yorumlayan siz olun...