Fatih, Beyazıt, Süleymaniye ve Zeyrek`i de içine alan tarihî miras, `üniversiteler bölgesi` ilan edilecek.
Geçmişte bilimin merkezi olan tarihî yarımada, günümüzde de üniversitelere hizmet vermeye hazırlanıyor. Çok sayıda üniversitenin bir araya gelmesiyle oluşan Oxford ve Cambridge benzeri proje, İstanbul Üniversitesi`nin öncülüğünde hayata geçiriliyor. Osmanlı döneminde bilime ev sahipliği yapan Fatih, Beyazıt, Süleymaniye ve Zeyrek`i içine alan tarihî yarımada, `üniversiteler şehri` oluyor. Bölgeyi eğitim ve kültür havzasına dönüştürecek proje sahasında halen 7 üniversite ve 1 meslek yüksekokulu eğitim veriyor.
Beyazıt ve Süleymaniye bölgesini içine alan tarihi dokunun restore edilerek İstanbul`a yeniden kazandırılmasının amaçlandığı `yenileme alanları kanunu` bu çalışmaya destek verecek kurumlara, bölgede yapılaşmada bazı kolaylıklar sağlıyor. Kanun kapsamında Süleymaniye bölgesinde restore edilen çok sayıda bina bulunuyor. `Üniversiteler bölgesi` projesi ile, bu binalar üniversiteler tarafından alınarak eğitim yuvası haline getirilecek. Bölgede yerleşke kurmak isteyen üniversitelere, devlet yapılaşmada kolaylık sağlayacak.
Projenin liderliğini yürüten İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Valilikle yapılan görüşmeler sonunda tekliflerini hazırlayıp şehir meclisine sunacaklarını belirtti. Bölgenin üniversiteler için hem altyapı hem de tarihsel birikime sahip olduğunun altını çizen Söylet, halen bölgede yerleşkesi olan üniversitelerle görüş birliğine vardıklarını vurguluyor. Söylet, Süleymaniye`yi yeniden canlandırması beklenen projeyi şöyle anlatıyor: "Proje diğer üniversitelere de açık. Yapıların mülkiyetleri sahiplerinde kalacak ancak fonksiyonu daha çok yükseköğrenime yönelik olacak. Yani bütün binalar üniversitelerin olacak diye bir şey yok.
Akademisyen ve öğrencilerin yoğun olarak bölgeye akın etmesiyle daha çok öğrenciye yönelik sosyal alanlar oluşacak." Dünyada kampüs üniversitelerinin yaygın olduğuna ancak son 10 yılda şehir üniversitelerinin yeniden yükselişe geçtiğine dikkat çeken Söylet, "Öğrenciler, tarihi dokunun içindeki kültürü ve sosyal hayatı, kampüse tercih ediyor. Biz de Türkiye`nin ilk üniversitesi olarak projeye öncülük etmek istedik." diyor.
12.09.2011 İstanbulajansi.com