Ancak Nikolai’nin bu güçlü çevre tarafından koruma altına alınmış yaşamı, Noel zamanı Kuzey Londra hastanesinde ebe olarak çalışan Anna Khitrova (Oscar adayı Naomi Watts) ile tanışmasıyla tamamen sarsılacaktır. Anna, doğum sırasında genç bir kızın ölümüne tanık olur ve bu olaydan çok etkilenir. Anna, tek başına kalan bebeğin diğer akrabalarını bulmaya kararlıdır. Bir yandan da, bebeğin annesinin tuttuğu günlüğe ulaşmıştır; ancak günlük Rusçadır ve Anna tek kelime Rusça bilmemektedir.
Olayın izini sürmeye kararlı olan Anna’yı, annesi Helen (Sinéad Cusack) desteklemektedir; fakat Rusya’da doğan amcası Stepan (Jerzy Skolimowski), Anna’yı böyle bir işe bulaşmaması konusunda uyarır. Aslında haklıdır da; günlük çözüldükçe ortaya çıkan manzara, hiç de iç açıcı değildir. Günlüğün her sayfasında, Vory örgütünün korkunç dünyasına tanık olacaktır.
Semyon ve Kirill ile aynı dünyanın adamı olan ancak bir yandan da Anna’nın günlükle su yüzüne çıkardığı Vory dünyasının gerçek yüzünü tanıyan Nikolai, kendi ailesine karşı bağlılık ve sadakatini yitirmeye başlar. Ailenin uyguladığı baskıcı tavır, Nikolai’nin onlara olan güvenini yok edecektir. Nikolai’nin hayatı da dahil olmak üzere, cinayet, yalan ve intikam sınırlarında yaşanan hayatların acı sesleri, Londra’nın en karanlık köşelerinde yankılanacaktır.