Thomas Roussel ve Yannick Grandjean tarafından kurulan SomethingALaMode, SALM kişisel ve dinamik bir sound arayan dinleyiciler için gerçekten sıra dışı bir ikili. SomethingALaMode , Paris Moda Haftalarında Channel’in tüm defilelerinde sahne alıyor. İkili, sıra dışı tabirini gerçekten de hak ediyor çünkü kulüp kültürü ile beslenmiş klasik müzisyenler, özellikle de Chostakovitch, Stravinski veya Fauré gibi post-romantik akım temsilcilerinin yanı sıra Daft Punk’ın Homework veya Mirwais’in Disco Science gibi çalışmalarından etkilenen; 2008 yılında 15.000 kişinin önünde techno parade performansı sergileyen ve ertesi gün Londra’daki ICA’da küçük bir topluluğa çalan; albümlerini karanlık prens olarak bilinen Arnaud Rebotini’ye mix yaptıran ve tarihi Fransız elektronik müzik yapımcı şirketi Yellow etiketiyle çıkartan müzisyenler bulmak gerçekten de son derece zor. SALM, ergenlik yıllarını hafta içinde Konservatuarda nota okuma, enstrüman pratiği yapma ve orkestrasyon gibi çalışmalarla, hafta sonlarını ise 90’lı yıllarda Dijon’un gerçek anlamda bir müzik vahası olan ve Laurent Garnier, Daft Punk, Jeff Mills ve diğer tekno müzik ikonlarının sahne aldığı ünlü Fransız elektronik müzik mekanı An-Fer’de dans ederek geçiren ve tıpkı partisyon gibi ritmik bir şekilde çalınan iki gencin cesaret, tutku ve her şeyin ötesinde bir karşı akım öyküsü.

15 yaşındaki Yannick elektronik dönüşümünü An-Fer’de yaşadı. Yine bu mekanda o zamanlar 18 yaşında olan Thomas ilk kez Jeff Mills ile tanıştı. O zaman Mills’in elini DJ kabininde isimsiz bir fan olarak sıkan Thomas, 12 yıl sonra Jeff Mills klasiklerinin 2006 yazında Pont du Gard’da senfoni orkestrası ile yorumlandığı ve büyük heyecan uyandıran “Blue Potential” projesinin yatırımcılarından biri olarak yeniden sıktı. Mills duyduklarına inanamadı ancak Thomas başarmış ve bu olağanüstü başarı öyküsünün mimarı olmuştu.

SALM, bu konserden sonra Ekim 2006 tarihinde, iki arkadaşın da akıllarındaki projeleri yıllarca olgunlaştırmalarının ardından doğdu. Bir gece, kemancı olan ve modern sanatla uyumu ile bilinen Thomas ile Konservatuarı birincilikle bitirmiş viyolonselist Yannick eski bir bilgisayarda tekrar karşılaştı… Birlikte ister elektronik ister pop alanında denenmiş tüm müzik akımlarını arkalarında bırakma, tüm tutkularını bir araya getirme, hangi akıma ait olduğunu ya da müzik kurallarına uygun olup olmadığını dert etmeden narin bir enstrüman teli ya da bir synthesizer’ın berrak sesiyle güçlü duygular uyandırma tutkusuyla “dans” müziğin kutsal çağrısına yeniden kapıldı.

Sonuç mu? Alabildiğine barok tarzda çınlayan keman nağmeleri içeren “RondoParisiano”, güçlü ve etkileyici bir ruha sahip “Little bit of feel good” ve baş döndürücü pop soundlu “5 AM” (genç Batı yakası rapçisi K. Flay ile), 70’li yılların müziğini yansıtan Easy Loving (Dimitri From Paris’i kıskandırmaya yetecek kadar Francis Lay stili) ve bastırılmış bir öfkeyi dışa vuran savaş marşı tadındaki “Dies Irae” gibi farklı soundlara sahip şarkılar içeren ilk “elektronik-yaylı” albümü. Yoğun şekilde melodik ve radikal düzeyde elektronik yapıda olan bu albüm, SALM sayesinde iki farklı evreni cesurca bir araya getiriyor ve birbirlerine mükemmel şekilde uyum sağlamalarını başarıyor.