YUKSEK:
http://awayfromthesea.artistes.universalmusic.fr/
http://www.myspace.com/yuksek
http://www.facebook.com/yuksek
Sıklıkla İstanbul ve Ankara’dan Myspace sayfasına gelen mesajlar genelde ‘’Hey, biliyor musun? Yuksek Türkçe’de ‘’yüksek’’ anlamına gelir!’’ tadındadır. Fakat Yuksek’in buna verdiği cevap ‘’hayır’’dır! Pierre-Alexandre Busson biraz ismin söylenişinden, biraz da kulağa İngilizce gibi gelip elektronik müzikte sıkça kullanılan isimler trendinin karşı tarafında durmak için 6 yıl önce bir iç güdü ile bu ismi seçtiğinde bunun farkında değildi.
Yuksek; Mika, The Kaiser Chiefs ve Ghostface Killah (Wu Tang Clan)’ın bazı hit şarkılarıyla en müstehcen ve ilham verici remiksleri yarattı. Yuksek’in sahnede klavye ve FX paneli arasında yaptığı kıvrak ve uyumlu fiziksel hareketleri, dünya çapındaki konser yerlerini, kulüpleri ve festivalleri coşturmaktadır.. Güler yüzlü müzisyenin “Tonight”, “Extraball” ve “I Like To Play” isimli hit parçaları barındıran ilk albümü 2009 Şubat ayında yayınladı. .
1977 doğumlu olan Yuksek, çocukluk yıllarını gittiği müzik okulunda saatlerce piyano çalarak geçirirdi. Bir pop müzik fanı olarak The Beatles ve Gainsbourg ile büyüdü, NWA ve De La Soul’un West Coast rap’inden etkilendi ve -hepsinden öte- ortaokul yıllarını Nirvana’nın “Smells Like Teen Spirit’’ parçası ile geçirdi. 17 yaşında eğitim hayatına son verip maceraya atılmaya karar veren gözü kara bir gençti.
Reims’in önde gelen pop siması olarak yavaş yavaş ünü artmaya başladı. 20. Yüzyılın sonlarında elektronik müziği keşfetmesi ile bizim şuanda tanıdığımız sanatçıya dönüştü. ‘’Pop müziğe kıyasla, elektronik müzikte bir özgürlük var,’’ diye düşünen Yuksek, WARP plak şirketinin bir hayranı olarak, ‘’Aphex Twin’in Window Licker’i yayınlayıp ertesi hafta da neredeyse dinlenemeyecek kadar kötü olan tuhaf deneysel bir parçayı yayınlamasını müthiş’’ buldu.
Peki Yuksek’in beğenileri çok mu karmaşık? Buna verilecek cevap ‘’asla’’dır! Rahatlatıcı, huzurlu melodilerle, pop kıvrımlarıyla dans pistindeki yıkımı, post-punk müzik geçişlerini ve asit döngülerini, disko çizgilerini, deneyesel arabesk dalgalarını, house vuruşlarını ve akılda kalıcı melodileri birleştirir. Parçalarında ya Pixies ve Scissor Sisters, ya Squarepusher ve Giorgio Moroder, ya da Mirwaïs ve Daft Punk esintileri farkedeceksiniz. Albümdeki konuk sanatçılar rapper Amanda Blank (Spank Rock), electro punk ikilisi Chromeo, psychedelic-folk grubu The Bewitched Hands ve dance-rock yapan Shit Disco’dan oluşuyor. Tüm bunlar Yuksek’in iPodl’ardaki sert garaj rock’ını melankolik bir duygusal aşk şarkısına, Chopin Waltz’ı bir hip-hop vuruşuna dönüştüren ‘’shuffle’’ düğmesi sayesinde rahata ulaşmış jenerasyonun en son versiyonu olduğunun altını çiziyor. Ona, dışarıdan elektronik görünüşlü albümünün içinde bir pop kalbi barındıran azimli post şizofren bir müzisyen diyebiliriz. “So far Away from the Sea”, “Freak’O’Rocker” ve “This Certain Life” gibi şarkılar bu düşüncelerin kanıtıdır.
Öyleyse Yuksek’in ustalıkla hazırlanmış olan parçalarında görülen bu dengesinin sırrı nedir? Her şeyden önce tabi ki onun kendiliğinden gelişi güzel doğası: ‘’Bestelerimi gerçekten içgüdüsel olarak yapıyorum,’’ diyor. ‘’Stüdyoya girmeden önce asla orada ne yapacağım hakkında düşünmem. Hızlı çalışırım ve ruh halimin beni yönlendirmesine izin veririm.’’ Bodrumunda bulunan kendi stüdyosunda, internet ve cep telefonundan mahrum saklanır bir biçimde Yuksek, karmaşık FX paneline, duyumsal hız treni sürüşlerine ve teknodaki elektriksel değişimlere olan yeteneğini kullanarak parçalarını küçük birer destana dönüştürür. ‘’Parçanın dolu dolu olmasını çok seviyorum’’ diyerek sırrını paylaşıyor ve tereddütle ekliyor “belki de boşluktan korktuğum içindir?’’
Böylece Yuksek, post Soulwax/Justice disko-rock club kültürü bayrağının taşıyıcısı haline geldi. Albüm, İngiltere tabanlı, daha çok pop kökenli şirketi (The White Lies, Snow Patrol, Yeah Yeah Yeahs ve Kate Nash’e de ev sahipliği yapan) Fiction plak tarafından çıkarılırken, Amerika’da ise Cherry Three/ Interscope tarafından piyasaya sürüldü. Yuksek 2009 yılında yükselişine başladı (Türk arkadaşlarının tabiriyle ’’yüksek’’e ulaştı). 2010’da ise elektronik müzik alanında zirvede yer alan prodüktör ve sanatçı DJ’ler arasına ismini büyük harfler ile yazdırdı .
Yakın zamanda Gorillaz, The Gossip, the Prodigy, Lady Gaga, Zombie Natioon, Chromeo, White Lies, Kaiser Chiefs ve Phoenix gibi saymakla bitmeyecek süperstar sanatçılara çok popüler remiksler yapan YUKSEK, uzun bir bekleyişden sonra nihayet ISTANBUL’a hayranları ve elektronik müzik serverler ile buluşmaya geliyor.
11 Mart 2011 gecesi uzun süre unutulmayacak...