Eleştirel ve mizahi bir anlayışla hayvan metaforları ile tanıdığımız genç sanatçı Ahmet Sarı’nın kendine has geliştirdiği özel tekniği ile el yapımı kâğıt üzerine işlerinin sergilendiği SİNİR UÇLARI sergisi 21 Nisan 2015 tarihinde
G-art Beyoğlu’nda açılıyor.
Her geçen gün İstanbul’un gözde sanat merkezi haline gelen Tophane–Karaköy bölgesinde, Galata Kulesi ve İstiklal Caddesine komşu, Beyoğlu’nun karakterini ve özgünlüğünü koruyan Kumbaracı Yokuşu üzerinde, 150 yıllık tarihi binadaki Galeri G-art 21 Nisan - 23 Mayıs tarihleri arasında genç sanatçı Ahmet Sarı’yı ağırlıyor.
Resimlerinde; insanların dışında bitkilerin, hayvanların ya da eşyaların
birer kişiliği var Sarı’nın resimlerinde ve her biri bir şeyler anlatıyor.
Kişiler veya davranışlar üzerindeki bu üstü kapalı eleştirileri, muzip ve
alaycı üslubu onu belleklere kazıyor.
Aynı zamanda Aksanat Özgün Baskı atölyesi koordinatörü olan Ahmet
Sarı, kendi geliştirdiği özel tekniği ile kağıt üzerinde ortaya çıkan bu
figüratif çalışmaları onun sanatsal baskı konusunda zengin
deneyimlemelerinin de evrimi niteliğinde.
Fransız deneme yazarı ve ahlakçı Joseph Joabert ; ‘’İnsanın kendi
felaketine tahammül edebilmesi büyük bir hünerse, başkalarının
felaketini paylaşması daha büyük bir hünerdir.’’ sözünden yola çıkarak
Ahmet Sarı, “Sinir Uçları” olarak adlandırdığı bu sergisinde önceki
yapıtlarındaki eleştirel ve mizahi anlayışını bir kez daha yeni seçkisinde
de göstermektedir. Sanatçı; gün be gün soluk aldığımız evrende,
rahatsızlık verici ve patolojik bir duruma varan, aşırı duyarlılık ve tam
tersi bir tepki olan aşırı duyarsızlık kavramlarından bahsederek
sosyolojik kaygılarını bizlere düşünselliği içeren bir estetik ifadeyle
sunmaktadır.
İnsanın yaşam standartlarının daralmasına vurgu yapan eserlerini,
toplumsal bir eleştiri getirerek kurgulamıştır. Dikey Düşünceler, Start,
Tursu Hayat, Tahammülsüz gibi adlandırdığı, tamamlanmış eserler
üzerinde uyguladığı kesmek, çıkarmak, azalmak, azaltmak gibi hem
reel teknik uygulama hem de bu kavramların kuvvetli sosyolojik alt
metinleri, işlere politik ve ironik eleştiriler getirerek görülmesi gereken
mutlak örneklere dönüştürmüştür. İşlerin bir parçası haline gelen
çerçevelerinde ise zıtlık kavramı ile oynayarak imaj ile eleştiriyi
bütünleştirmiştir. Daha önceki sergilerinde olduğu gibi sanatçı uyandırma
ve propaganda misyonunu takip ederek daha rasyonel daimi bir tavır
göstermektedir.
Özetle, tahayyülü zorlayan yaşam serüveni boyunca daha kötüye gittiğini
gösteren, insanın evrene yaptığı ve yapacağı tahribat en fazla ne kadar
sinir uçlarımıza dokunur bilinmez.
“Sinir Uçları” sergisi 21 Nisan - 23 Mayıs 2015 tarihleri arasında Pazar
ve Pazartesi dışında her gün 11:00 – 19:00 saatleri arasında gezilebilir.