Ressam Aysel Miman “MASUMİYET”adlı sergisiyle 24 Ekim 13 Kasım 2009 tarihlerinde Galeri Artist Çukurcuma’da sanat severlerle buluşuyor.
2000 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Resim Bölümü’ nü bitirdi. İzmir Devlet Tiyatrosu’nda oyuncu olarak bir sezon yer aldı. 2008 yılında Amerika Çağdaş Baskılar Bienal Sergisi’ne ve Danimarka’da Uluslararası Soyut Baskılar Resim Sergisi.’ne katıldı. 2007 yılında Amerika’da People Art Galerinin düzenlediği Uluslararası Soyut Resim Yarışması’nı kazandı. Art İSTANBUL 2007 Sanat Fuarı’nda Genç Sanatçılar Resim Yarışması’nda Mansiyon Ödülü aldı .67. Devlet Resim Yarışması, Dyo Resim Yarışması ve Kültür Bakanlığı’nın düzenlediği yarışmalarda eserleri sergilendi. 4. Çağdaş Sanat Sergisi, Genç Etkinlik-IV ve Ankara Uluslararası Sanat Bienali’ ne katıldı. Akköy Kültür Sanat Dergisi’ nde ve Geniş Açı Fotoğraf Sanatı Dergisi’ nde yazıları ve fotoğraf projeleri yayınlandı. Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği üyesi olan Miman, “MASUMİYET” isimli sergisi ile yine Galeri Artist Çukurcuma ‘da.

Sanatçı, çalışmalarını kendi atölyesinde sürdürmektedir.

Aysel Miman, “MASUMİYET ” isimli sergisinden şöyle bahsediyor ; “Soyut resim çağdaş bir anlatımdır bana göre. Sanatçı eğer çağın sanatçısı olmayı isterse, yetenek ve duygusallığının yanı sıra geniş bir bilgiye sahip olması gerekir.
Geçmişin ve özellikle geleceğin düşünce ve yaşam tarzının kavranması soyut sanatın gereğidir. Çünkü bunların hepsi bir kavram meselesidir. Soyut sanat kavramların önsezisidir. Varlığı yaratmak kadar düşünmekte soyuttur.Resimlerim , plastik sanatların kendi ifade araçlarını önplana çıkaran (renk, doku, çizgi…) geometrik bir düzendir. Espace içindeki formlar, dış bir anlam yüklemeye ihtiyaç duymaksızın kendi kendine yeterli varlıklar olduğu inancını yansıtmak adınadır. Üzerinde durduğum ve ulaşmak istediğim nokta resmin kendi yapısal formu ve renk karşıtlığında geometrik formlarda motifler üreterek görsel dengeler oluşturmaktır..Bu anlamda benim için sanat salt anlatım değil , sorun yaratma ve bu sorunları kendi yapısı içinde çözmektir. İçinde yaşadığım çağın evrensel problematiklerini ve kişisel tavrımı soyut niteliklerle biçimlendirerek ve onların hakkını vererek ifade ediyorum . Tuvalde bir konuyu resmetmek yerine konusu resim olan bir durumu yaşa/t/maktayım.”