Latin Amerika çağdaş sanatını İstanbul’da tanıtmak amacıyla 2006 yılında açılan Artane önümüzdeki günlerde farklı bir çalışmaya hazırlanıyor.
Artane, bu defa 9 Nisan - 29 Mayis 2010 tarihlerinde Amerikan sinemasının önde gelen yönetmenlerinden David Lynch’in fotoğraf ve gravürlerini İstanbul’lu sanatseverlerle buluşturacak.
Hiç kuşkusuz günümüzün en kışkırtıcı yönetmenlerinden biri olan David Lynch sinemada çalışmaya başlamadan önce soyut dışavurumcu resimler yapıyordu. 1966 yılında “Pennsylvania Academy of Fine Arts’”ta resim eğitimine devam ederken kendi deyişiyle “karanlık” bir tablosundaki figürün hareket ettiğini görür ve bir rüzgar sesi duyar. Resmindeki figürlerin de hareket etmesini isteyen Lynch için sinema dürtüsünün başlangıcıdır bu rastlantı. Bunun sonucunda ilk canlandırma filmi olan “Six Men Getting Sick” i yapar. Philadelphia’da yaşadığı senelerde gördüğü tuhaf insan manzaraları, tehlikeli ve korku dolu olayların yansıması olarak da nitelendirilebilecek ilk uzun metraji olan “Eraserhead”i 1977 de tamamlar ve film kısa sürede kült olur. Lynch artık Amerikan Sinemasi’nda yerini alır.
Lynch’in eserlerindeki baskın tema “yozlaşmış bir dünyada tutsak kalmış bir “masumluk”’tur. Fırça darbeleri hızlıdır, tuvale bulaşmıştır. Boya sızar, çatlar. Betimlemeleri çoğunlukla tek bir figür üzerindendir; yalnız bir ağaç, kaybolmuş bir köpek, köhne bir ev gibi…
Güzel şeylerden hoşlanmayan, renkleri fazla gerçekçi bulan, insana özgü ve insandan ayrışan tüm tuhaflıkları, çürümüşlükleri, manevi ve maddi atıkları hayal dünyasına malzeme eden David Lynch, fotoğraf ve gravür alanındaki sıradışı çalışmalarıyla 2010 Avrupa Kültür Başkenti İstanbul’da tüm sanatseverler için eşsiz bir buluşma olanağı sağlıyor.