İstanbul’da zaman sadece güneşin doğuşu batışı ve mevsimlerle mi ölçülür? Ya içinde barındırdığı medeniyetler,kültürler halkların yaşamları? Tüm bunları resim yolu ile yansıtmaya çalışan biri olan ben neler izledim ,okudum yaşadım,tümünü ne ölçüde ifade edip zamanı büktüm?
Kuşlar, melekler, balıklar, kuleler, kubbeler, tekneler zamandan bağımsız boşlukta salınıyorlar. Spiraller, iç içe geçmiş halkalar, kuyruklu yıldızlar ve güneş ışıkları gökyüzünü bir cümbüşe çevirirken başımızı döndürmez mi?
Bence resimlerim güçlerini  karşısına geçenlerin düşleme yeteneğinden alır. Konularsa ne bu şehrin geçmişidir, ne de geleceği... Sadece bizlerin şu andaki içsel yolculuğumuz hakkındadır.
Evren’de zaman var mı?