Bu sergi için altıgen olan Atatürk Kitaplığğı galerisi özellikle tercih edilmiştir. Neredeyse tüm yan duvarları kaplayan serginin kendisi de, “bütünsellik” sembolü oluşturmaktadır. Mekanda yılların sembol ve simgeleri, kullanılan yaldızlı boya ve resmin büyüsü ile birleşerek mistik bir müzik eşliğinde doruğa ulaşabilir.

Tüm mabetlerde sanatın kullanılması, özellikle kiliselerde resmin hikaye özelliği ile kolayca okunmasının nasıl da bilinçli olarak kullanıldığını tekrar fark etmekteyiz. Sanat, sonsuzluğa dokunma anını temsil ettiği için zaten başlı başına doğal bir sihirdir.

Eğer bir izleyici düşüncesini susturup, sadece sergide bulunduğu için mutluluk hissederse o da sonsuzluğa dokunacaktır. Kendini canlı bir mandalanın merkezi hissedecek, dervişş gibi dönecektir. Bütünsellik aşkına, kendi rengimizde akabilme dileğimizle.

Kısa Öz Geçmiş

1994 yılında Mimar Sinan Üniversitesi resim bölümüne giren sanatçı, eğitimini ayrıca Mutlu Sanat Odası`nda Belkız Soran’dan aldığı derslerle pekiştirmiştir. 19. kişisel sergisini açan sanatçı, yurtiçi ve yurtdışşında çeşitli karma sergilere de katılmışş, Çin, Polonya, Çek Cumhuriyeti’nde Bienallere kabul edilmiştir. I.A.A Unesco (International Association Of Art) derneği üyesidir. “Aykuşu” isimli bir manzume kitabı, Hermes yayınevinden yayınlanmıştır.

“Güzelliğiin Çoğaltılması” grubunun aktif katılımcılarındandır. “Resimle içgelişim” dersleri vermektedir. Sanatın bütüne götüren en genişş yol olduğuna inanmışş ve sanatı, “sonsuzluğa dokunma anı” olarak tanımlamıştır.