Sanatçı kişilik, her zaman içindeki tohumu toprak ve su ile buluşturmayı arzular. Toprak, akıl ve duygu dünyasındaki maviyle; Su ise duygusallığı ve onu sembolize eden turuncu renkle anlam bulur. Veli için, diyalektik kavrayışla bütünleşen bu iki renk aynı zamanda birbirinin tamlayanıdır. İkisi bir arada duyarlılığı çağrıştırır…

Renkler tek başına bir çok derin anlamlar barındırır. Melih Cevdet Anday ‘‘Ömrün en mavi göğünü aralık ayı boyar’’ derken maviye kendi anlamının çok ötesinde bir anlam yüklemiştir. Resimde ise renkler yan yana gelişleri ve bir formu kaplayışları ile her seferinde başka anlamları çağrıştırır. Bir renk, kendi anlamının ötesine ancak başka bir renkle geçebilir. Veli’nin mavisi kendini turuncuyla, turuncusu da maviyle anlamlandırıyor. Turuncu renk ise Veli’nin iki sıcak renge(sarı ve kırmızıya) haksızlık etmek istemediği için tercih ettiği bir renk sanki. Bileşeninde bu iki sıcak rengi kardeşçe barındırır. Veli, uzun yıllar bu iki renk salınışında kendini ifade etme ister. Müzikteki iki sesin aynı anda boşlukta buluşup titreşmesi gibi.

John Berger ‘in resim sanatını en çok dansa benzetmesiyle örtüşen bir tavrın yansımasıdır serginin resimleri. Resim sanatına özgü, bedenin ifade gücünü çok iyi kullanabilen Veli için her bir tuval gösteri sahnesi. Figürlerin bedenleri bu sahnede salınıp durmakta. Yaşamla ölüm arasında tek kişilik bir gösteri, uzaklardan duyulan belli belirsiz tınılar eşliğinde. Boşlukta devinen ve ona tutunmaya çalışıp, anlamlandıran bir arayış. İçsel bir sancı ile dış dünyaya tutunma çabasının yansımaları.

Resimlerdeki ifadeyi güçlendiren en baş unsur eller. Figür ressamlarının çoğunda portre ön plana çıkarken Veli eli portrenin önüne çıkartmayı tercih eder. Diyalektik düşünen bir kafanın sınıfsal bakışının sonucu olarak, el beynin düşünen uzantısını sembolize etmekte. İnsan tanımı ‘düşünen hayvan’ değil de ’alet yapan hayvan’ olarak yerli yerine oturuyor çağdaş anlamıyla.

Gelincik çiçeğinin tohumları, toprak altında onlarca yıl bozulmadan kalır. orman yangınları sonrasında ilk gelincikler çiçek açar. Yıllarca yaratıcı tohumlarını içinde taşıyan Veli’nin resimleri, dayanıklılığı ve direnmeyi sembolize eden gelinciği çağrıştırdı. Veli’nin içindeki tohum, toprakla ve su ile buluştu, toprağın üstünde çiçeklendi. Çiçekler yüzünü ışığa döndü. Işık…

Işık bizlerin gözleri…

Mesut Eren