Kam - Berika

Berika'nın projesi "Kam", Borusan Oto Dolmabahçe Sahne'de sizlerle buluşuyor.

"Bir rüya, bir orman ve seçilmiş bir kadın... Ve bir şaman bu dört genci leş dünyalarından kurtarıyor! Körü körüne inandınız mı siz buna?"

Green Box tekniği ile hazırlanan, trilojinin ikinci oyunu Kam*, İstanbul'dan kaçan dört arkadaşın iki günlük kamp serüveni boyunca potansiyel kurtarıcı (?) bir şamanla karşılaşmalarını anlatıyor. 

(Sanal) gerçekliğe olan bağımlılık ve günümüz insanın kurtarılma arzusunun irdelendiği, prömiyerini Mart 2015'te yapan oyun, Borusan Oto Dolmabahçe Sahne sponsorluğunda yeni sezonda tekrardan seyircisiyle buluşuyor!

*: Şamanlarda hekim büyücü. Bir araya gelmek. Yüzyıl, çağ. Kamaşmak. Mutluluk.

Basında öne çıkan haberler:
"Kıvrak bir zekanın ürünü." - Seçkin Selvi, Milliyet Sanat

"Bırakın klasik anlamdaki tiyatro oyunlarını, İstanbul'da tanık olmuş olabileceğiniz çağdaş tiyatro örneklerinden bile farklı olmayı, alışıldık çerçevenin dışına çıkmayı başarıyor." - Emre Eminoğlu, The Magger 

"Sanal ile gerçeklik aynı sahnede. Yeni nesil oyunlar izleyicisini farklılıklara sürüklüyor. Sahne, green box perdesi ve kameralar ile film stüdyosuna dönüşüyor." - Eda Solmaz, Vatan

Yazan, yöneten: Can Bora
Oyuncular: Yunus Günçe, Neslihan Aker, Başak Kıvılcım Ertanoğlu, Can Bora
Video oyuncuları: Zeynep Kankonde, Nuh Kerem Pilavcı
Videografi: Emre Birişmen & Can Boyacıoğlu, Fırat Gürgen
Modül, ses tasarım: Utku Öğüt
Modül uygulama: Müge Küçükcigilli
Müzik: Mabel Matiz, Selin Damar
Kostüm: Selim Baklacı 
Asistanlar: Çağrı Gürel, Berfu Türkmenoğlu

Berika: Yıldırımın çatallarına verilen ad, yeryüzünü gökyüzüne saniyelik bağlayan ışık parıltısı

Kısa bir süreliğine de olsa insanın dikkatini "olana" çekmeyi ve algısını uyarmayı amaçlayan Berika, 2011'de Can Bora tarafından kurulan tiyatro ve dans kolektifidir.

Özgün metinler, yeni teknolojiler ve hareket aracılığıyla disiplinlerarası karma bir sahne estetiği yaratmayı ve hikaye anlatım biçemlerini yorumlamayı hedefler. İnsanın etten ve kemikten bedeni ve diğer mevcut tüm bedenleri arasındaki ilişki çalışmaların birincil çıkış noktasını oluştururur. Günümüz insanının düşünce ve fantezileri, toplumdan kaçma ve yok olma arzusu, duygu bağımlılığı gibi unsurlar mercek altına yatırılırken, tüm bu soyut kodlamaları görünür kılmayı amaçlar. Özbenlik kavramını, bilinç(altı) hareket ve dinamiklerini, zihin-beden-ruh ilişkisini irdeler. Çağımızdaki insanın varoluş biçimlerini araştırır. Performatif yorumcu (mover, interpreter) kavramını benimser. Sahtelik ve gerçeklik, yaşanmışlık, popüler kültür; işlerinde yer alan temalardandır.