Jean-Marc rüyalarında parlak zırhlı bir şövalye, sahne ve perdenin yıldızı, başarılı bir yazardır. Sürüyle kadın ayaklarının dibine ve yatağına düşer.
Gerçekte o hiç kimsedir… bir devlet memuru, anlamsız bir koca, başarısız bir baba ve gizli saklı sigara içen biri. Ama Jean-Marc hayal dünyasının ayartmasına direnir ve gerçek dünyada kendine yeni bir şans tanımaya karar verir.