Beethoven’ın besteciliğinin farklı dönemlerine yayılan viyolonsel sonatları onun yaratıcı evreninin benzersiz bir panoramasını sunar bizlere. Op.5 sadece bestecinin erken döneminin tanığı olarak değil, repertuvarın temellerini atmış olması açısından da dikkat çekicidir; op.69 yenilikçi ve epik orta döneminin özelliklerini taşır; op.102 ise Beethoven’ın gelenek dışı formlar ve derin duygusal ifadelerle yüklü geç döneminin başlangıcı sayılır. İstanbul Modern’deki bu çok özel akşamda viyolonselci Alexandre Castro-Balbi ve piyanist Can Çakmur Beethoven’ın müzikal yolculuğunu hem en kapsamlı hem de en özlü şekilde anlatacak bir programla karşımızdalar.

İlk kez Güher ve Süher Pekinel’in Dünya Sahnelerinde Genç Müzisyenler projesiyle adını duyuran ve 2015’te İstanbul Müzik Festivali’nin Açılış Konseri’nin solisti olan Can Çakmur, kısa sürede hem festivalin hem uluslararası sahnelerin beğenilen konuklarından biri hâline geldi. 2017 İskoç Uluslararası Piyano Yarışması ve 2018 Hamamatsu Uluslararası Piyano Yarışması birinciliklerine 2019’da yayımladığı albümle Solo Çalgı dalında ICMA Ödülü’nü de ekledi. 11 albümlük Schubert serisinin ilki BIS etiketiyle geçtiğimiz Mayıs’ta yayımlanan Çakmur, ayrıca düzenli oda müziği partnerlerinden Alexandre Castro-Balbi ile Beethoven’ın viyolonsel sonatlarını kaydediyor. Genç piyanist özellikle müzikal hayal gücünün zenginliği, fikirlerinin derinliği ve tüm bunları piyanoda en iyi şekilde ifade edecek kadar üstün tekniği ile övgüler topluyor.

Alman Ulusal Tiyatrosu ve Weimar Devlet Orkestrası’nın viyolonsel grup şefi Alexandre Castro-Balbi, Atlantik’in iki yakasında Münih Oda Orkestrası, Budapeşte Oda Orkestrası, Peru Ulusal Senfoni, Arjantin Ulusal Orkestrası, Panama Ulusal Senfoni gibi orkestralar eşliğinde konçertolar da seslendiriyor. Castro-Balbi’nin orkestra deneyimi ile solistlik becerilerinin birleşimi onu aynı zamanda aranılan bir oda müziği sanatçısı yapıyor. Başarılı viyolonselci Berlin Filarmoni Salonu, Mariinsky Tiyatrosu, Elbpihlharmonie, Amsterdam Concertgebouw, Viyana Konzerthaus, Champs-Elysées Tiyatrosu’nun da aralarında bulunduğu pek çok sahnede resitaller ve oda müziği konserleri veriyor.

Yeni binasının açılışını geçtiğimiz yıl yapan İstanbul Modern’in deniz kıyısıyla Tophane Parkı arasındaki bağı güçlendirecek şekilde şeffaf tasarlanmış ikinci kat fuayesindeki bu konser sadece işitsel değil, görsel bir şölen de olacak.