Metin Zakoğlu bu kez izleyenleri, plaja çevirdiği odasında kaygısız bir çiftin güneşlenmesine ortak etmeye çağırıyor... Çok uyumlu gözüken çiftimiz o günde her gün olduğu gibi plaja güneşlenmeye gelmiştir. Ve yine her gün olduğu gibi denize giremeden gideceklerinin de bilincindedirler, çünkü bu çok uyumlu ve mutlu çiftimiz güneşlendikleri süre içinde sadece yiyip içmek için zaman harcamaktadırlar. Hiç durmadan yiyen bu çift konuşmaya vakit buldukları zamanlarda da kültürsüzlüklerini gözler önüne sermekte, geçmişle geleceği, açlıkla tokluğu, bilmek ile cahillik kavramlarının sürekli yer değiştirmesine sebep olmaktadırlar. Ayaklar ile başların yer değiştirmeye başladığı toplumlardaki tüm düzensizlik ve ilgisizliğin bu çiftimiz üzerinde etkisini de gözler önüne serilmektedir...

Kadın: Deli miyim mutlu olduğum adamla birlikte yaşayayım ayol?
Adam: Benimle mutlu değil misin yani?
Kadın: Aman canım neymiş o mutlu olmak öyle!
Huzursuzluk verici bir şey! Mutlu değil huzurlu olmalı insan! Seninle dünyanın en mutlu insanı değilim, ama huzurluyum.
Adam: En ideal durum! Ben de öyleyim!
Kadın: Kendimi patates gibi hissediyorum bazen! Ama iç huzurum var. Çok şükür.
Adam: Evet mutluluk korkunç bir şey! Mutlu olmak isteyen insan, mutsuz olduğu anların farkına varır.
Kadın: Oysa huzur öyle mi? Huzur,mutsuz olduğu anların farkına varılmamasını sağlar.
Adam: O zaman, Kahrolsun Mutluluk!

İşte bu iki uyumlu ama iletişimden noksan çiftimiz konuştukça saçmalayacak, saçmaladıkça da bizlere eğlenmek için gün doğacak. Bu kadar güzel yazılmış bir metne Metin Zakoğlu ve Ayşegül Bozoğlu kattıkları yorumlarla izleyenlerde unutulmayacak anlar bırakacaklar. Ve sizler de 90 dakika boyunca bu sıcak havalarda kendinizi deniz kenarındaki kadar mutlu ve huzurlu hissederek elinizde içeceklerle oyuncularımızın kumsaldaki misafirlerinden birileri olacaksınız! KAÇIRMAYIN