François Baril'in yönettiği Uçurum oyunu, Sahne Çolpan İlhan'da izleyicisiyle buluşuyor.
"Biliyorsunuz ben yine çok çalıştım bu sene, %5'i hedefledim, henüz ulaşabilmiş değilim. Esasında %2,5'teyim fakat çok çalışıyorum ve önümüzdeki yıl %5'e ulaşacağımdan eminim, bu da bu yıla kıyasla toplamda %7,5'e ulaşacağım anlamına gelir. Zaten geçtiğimiz seneye nazaran yine %2,5'lik bir gelişme var."
"Bir şirket ve çalışanları; üretim, satış, pazarlama etrafında dönen ilişkiler ve iş hayatının uçurumundaki insanlar... Herkes iş başına!
Öykü: Thomas Mercier'nin metinlerinden esinlenen doğaçlamalarla tüm oyunculartarafından oluşturulmuştur.
Metni Düzenleyenler: Melisa Yener, Ezgi Düzenli, Azra İşmen, Sinan Kesova
Yöneten: François Baril
Ses & Müzik Tasarımı ve Akordeon: Thottek
Kostüm Tasarımı: Arzu Bigat Baril
Oyuncular: Alev İzet, Azra İşmen, Burak Birand, Cem Ülergin, Doğa Kumuşoğlu, Ezgi Düzenli, Ezgi Su Ayak, Melisa Yener, Nicolas Cador, Selin Ilgaz, Tevan Ecinniyan, Tristan Lefilleul, Ulaş Akarsu, Yenak Özkarslıoğlu
Teknik Masa: Şehnaz Uğur
Grafik Tasarım: Onur Eker
Koordinatör: Nilüfer Dönmez
Süre: 60 dakika / tek perde.
Kolektif 8-11 kimdir?
− Şöyle başlasak: "20 sene önce kurulan atelierloti isimli amatör tiyatro grubu çerçevesinde çıktığımız yolculuğa bugün Kolektif 8-11 topluluğu olarak devam ediyoruz."
− Yalnız bu pek böyle söylenmez, yani bir çerçevede yolculuğa çıkılmaz…
− Bir de şimdi 20 senedir beraber çalışıyormuşuz gibi olmasın...
− "farklı zamanlarda çıktığımız yolculuğa" dersek öyle olmaz.
− Peki ama, şimdi de cümle biraz fazla uzun oldu sanki...
Sessizlik.
− Farklı sanat biçimleri arasında bağlantılar kurmak istediğimizi yazarak başlayalım bence. Sonuçta sadece tiyatro için bir araya gelmedik; müzik, sinema, dans, plastik sanatlar -başka?- performans… ve hepsinin bir araya gelebileceği bir ortam yaratmak...
− O zaman, çalışmalarımızı alışılagelmiş ve gelmemiş mekanlarda sunmak istediğimizi de yazalım derim.
− Şu da var, sonunda ne çıkacağını bilmeden çalışıyoruz, bununla ilgili olarak da küçük bir cümle kurabiliriz...
Sessizlik.
− Farklı mesleklerden geldiğimizi, çevirmen, müzisyen, matematik öğretmeni, gazeteci, tiyatrocu, spor hocası, televizyoncu, mühendis, sinemacı, teknisyen olduğumuzu da ekleyebiliriz…
− Acaba şunu da mı yazsak, hani biz aslında pek bir yere ait olamıyoruz ya, yani oralı mısınız deseler değiliz, buralı mısınız deseler değiliz…
− Yok ya kısa ve öz olsun bence, şahsen ben öyle çok uzun bir metni hayatta okumam.
− Ah harika bir fikrim var, şöyle bitirsek çok güzel olmaz mı? "1-2-3 tıp da neymiş!"
Sessizlik."