Ahmet Tulgar`la Röportaj Üzerine Röportaj-2

Söyleşi Röportajlar Ahmet Tulgar`la Röportaj Üzerine Röportaj-2

Ödüllü gazeteci Ahmet Tulgar, ilkeli röpotajları ile okuyucularını kendisine bağlıyor. Ahmet Tulgar, magazin gazeteciliğini ve röportajlarını anlattı.

Paylaş:

Yorumlar:

istanbul.net.tr Ocak 15, 2014

Ben biraz da kitaplarınızdan söz etmek istiyorum...
1989 yılında 11 öykü içeren bir hikaye kitabı yazmıştım. Bunlar “Evsiz Ülke Hikayeleri” adı altında yayınlandı çok iyi eleştiriler aldı. Ardından 1992 yılında bir deneme kitabım yayınlandı, daha çok siyasi içerikli metinlerden oluşan bir kitaptı. Onun adı da “Şehrin Surlarındalar” dı. Her ikisi de umduğumdan iyi eleştiriler aldı ve bugün hala unutulmamış olmaları hoşuma gidiyor bir taraftan. Yani bu kadar kalıcı olacaklarını sanmıyordum. Yapı Kredi yayınlarının, Tanzimat’tan Günümüze Modern Türk Yazarları Ansiklopedisi’ne yazar olarak girdim.
Yeni bir kitap düşünüyor musunuz?
Gazeteciliği çok seviyorum ve açıkçası 15 yıl gazetecilik yapınca bu artık bir yaşam biçimini alıyor ve özgürce yazma fırsatı verilmiş sana gazeten tarafından, bu kadar çok insanla paylaşabiliyorsun yazdıklarını, o zaman sanırım biraz da psikolojik olarak kitap yazmayı o kadar da zaruri bulmuyorsun. Ama tabii bir yandan da edebiyat öyle bir şey ki, bir gün bir şey oluyor, bir olaydan etkileniyorsun, bununla ilgili bir şey yazmam, bunu uzun-uzun anlatmam lazım diye geçiriyorsun içinden; yani böyle bir şey her zaman oluyor içimde açıkçası fakat gerek mesleğime sevgim, gerekse gazeteciliğin hayatımda kapladığı zaman açısından şu anda düşünemiyorum ama sanıyorum bir üçüncü, bir dördüncü kitap yazmam gerekiyor.
Belki bunu içinde bulunduğunuz zaman ve ortam yeniden hazırlayacak sizin için...
Tabii biz gazeteciler popüler olmak zorundayız çünkü gazetecilik bu yani. Gazete kitlesel olarak okunması, tüketilmesi gereken bir ürün, edebiyat gibi değil yani. Fakat edebiyat daha farklı bir ilişkidir, insanlar kitabı alır uzun-uzun okurlar, yeniden, yeniden dönülür yani o başka bir şey. Mamafih bu gün bir çok yazar biz gazetecilerle yarış eder hale geldi. Açıkçası eskiden hep gazetecilerin içinde ukde olurdu bir kitap, yazarlara gıptayla bakılırdı; fakat bu gün edebiyatçılara bakıyorum, onlar aslında medyayı ve medyatik olmayı o kadar kıskanır hale geldiler ki, açıkçası ben şimdi bir edebiyat kitabı yazayım da onlarla yarışayım yerine, aman edebiyatçılardan biz şu yüzbinlerce okurlarımızı kurtaralım çabası içindeyiz. Bakıyorum da romancılar falan acaba kaç tane haber mi çıktım diye onlarla mutlu olmaya çalışıyor, yazdıklarıyla değil. Yani bazı isimler var ki, başka alanlardaki insanları artık rahatsız eder hale geldiler. Sen ortalıkta hem yazarım-yazarım diye gerinerek dolaşacaksın, hem de popcuların bütün yöntemlerini kullanarak neredeyse onların çıktıkları magazin programlarına çıkmak için yarışıyor olacaksın...
Son olarak eklemek istedikleriniz varmı?
Eklemek istediğim, bu işi Milliyet gazetesinde yapıyor olmak, beni çok mutlu ediyor çünkü bu gazetede gerçekten çok özgür yazabiliyorum. Gazetecilik ve röportaj yapabilmek ise ancak özgürce yazabilmekle mümkün, bu özgürlüğü hissetmediğiniz zaman, tuhaf bir şekilde uzaklaşırsınız yaptığınız işten.
Teşekkürler Ahmet Tulgar. Çalışmalarınızda başarılar dilerim.

Röportaj: Arman Tayran

istanbul.net.tr

Kare Kod (QR) Uygulaması

Sitemizde yer alan Mekan sahipleri ,etkinlik düzenleyenler, Kare (QR) kodunuzu oluşturun, bilgilerinizi mobil kullanıcılarla kolayca paylaşın. Oluşturduğunuz kare (QR) kodu yazıcınızdan basarak hemen kullanabilirsiniz.

Herhangi bir yorum yapılmadı ilk yorumlayan siz olun...
Yorumlar yaparak sesini duyur..!

İlginizi Çekebilir

SAYFAYI PAYLAŞIN

Facebook Twitter İnstagram Pinterest Mesaj Email
KAPAT

HAKKIMIZDA

Hakkımızda iletisim Yasal Uyarı Reklam Android Apple
KAPAT