Sultanahmet Meydanı, bu yıl da büyük kalabalıklara ev sahipliği yaparken, iftar için en çok ilgi gören adres, bir asırdır olduğu gibi yine Sultanahmet Köftecisi oldu.

Tarihi yarımadanın merkezi Sultanahmet, yüzyıllardır olduğu gibi bu yıl da Ramazan’ın en yoğun hislerle yaşandığı mekan olma özelliğini korudu. Mahyalar ve ışıklarla süslenen Sultanahmet Camisi ve Ayasofya’nın görkemi ile taçlanan meydan, Ramazan’ın manevi hazzını ve coşkusunu en güzel şekilde yaşamak isteyen binlerce kişinin akınına uğradı.

Belediyelerin ve değişik kuruluşların düzenlediği etkinliklerle adeta tarih yolculuğuna çıkan vatandaşların iftar saatindeki adresi ise yine Sultanahmet Köftecisi oldu. İstanbul’un artık klasikleşen lezzet durağı olan ünlü köftecinin önü bu yıl da uzun kuyruklara ev sahipliği yaptı. Ezan sesinin duyulmasıyla birlikte 3 katlı tarihi mekanı dolduranlar, kuyrukta bekleyenlere yer açabilmek için köfte, piyaz ve irmik helvasından oluşan klasik menüyle kısa sürede iftarını ederken, beklemek istemeyenler ekmek arası köftelerini alarak oruçlarını, meydandaki yüzyıllık ağaçların altında açtılar.

Tezçakın ailesi işbaşında

Sultanahmet köftesinin lezzetini ve sunum geleneğini 4 kuşaktır özenle koruyan Tezçakın ailesi de, Ramazan’da hizmetin aksamaması için tüm fertleriyle iftar saatinde işlerinin başında oluyorlar. Sultanahmet Köftecisi’nin 4. kuşak sahiplerinden Mert Tezçakın, 95 yıllık bir geleneğin temsilcisi olarak, vatandaşların hiç kaybolmayan ilgisinden ve Ramazan ayında büyük kalabalıklara hizmet vermekten gurur duyduklarını söyledi.

Ramazan boyunca her gün yaklaşık 4 bin kişiye hizmet sunduklarını anlatan Mert Tezçakın, şunları söyledi:
“Elimizden geldiğince hızlı çalışarak, müşterilerimizin ezanın okunmasıyla birlikte oruçlarını açmaları için çaba gösteriyoruz. İftar saatinde yaklaşık 500 kilo et lezzet topu köftelere dönüşüyor. Yüzlerce metrelik kuyruk, yaklaşık 100 çalışanımızın özverili çabası sonucu, ezan sesiyle birlikte hızla eriyor. Sunduğumuz ürün et olduğundan dolayı, hazırlanırken de servis edilirken de son derece dikkatli olmaya gayret gösteriyoruz. Her gün yaklaşık 4 bin kişi müessesemizden aldığı ürünlerle iftarını açtığı için omuzlarımıza çok büyük yük bindiğini hissediyor, her zamankinden çok daha fazla titiz davranmaya çalışıyoruz. Babam Mehmet Tezçakın’ın (Her bir porsiyon, her bir paket namusumuzdur, kalitemizdir) sözüne titizlikle uyuyoruz. Bu titizliğimizden dolayıdır ki bugüne kadar yazılı ya da sözlü olarak bir tek şikayet dahi almadık.’’

Köfteyi bedava sananlar…

Mert Tezçakın, nostalji yaşamak isteyen yaşlılar kadar gençlerin, hatta turistlerin de kuyruklarda yer aldığına dikkati çekerek, ‘’Sultanahmet Köftecisi’nde iftar açmak bir kültür haline geldi. Kuyruklarda özel dostluklar oluşuyor, bunları görmek bize gurur veriyor. Ramazan’da en sık karşılaştığımız olay ise köftenin bedava dağıtıldığını sanıp saatlerce kuyrukta bekleyenlerin sıra kendilerine gelince yaşadıkları şaşkınlık ve serzeniş. İnsanlar, önce anlam veremedikleri kuyruğa, köftenin tadına baktıktan sonra hak veriyorlar’’ dedi.

Ramazan2014