Batu, Caner ve Naz o gün okuldan eve dönerken her şey normaldi. Anne ve babalarının yurt dışında bir konferansa gidecek olmasında da bir gariplik yoktu. Onların yokluğunda gazeteci amcaları Çetin’in çocuklarla kalacak olması ise hiç tuhaf bir durum değildi. Peki apartmanda tekinsiz tiplerin dolaşması, asansörde şifreli kâğıtlar bulunması, amcalarının bir çeteyi araştırıyor olması, bilgisayar oyunlarındaki mesajlaşmalar, polis baskınları, Çetin’in arkadaşı Engin’in abur cuburu bu kadar çok sevmesi tesadüf olabilir miydi? (Tamam, Engin’in abur cubur sevmesi konusunu boş verin.)
Çocukların çok sevdiği yazarlardan Deniz Erbulak polisiye roman türünde yazdığı ilk kitabıyla okurlarıyla buluşuyor. Bir an bile düşürmeyen temposuyla okurlarını soluk soluğa bir yolculuğa çıkaran Tuhaf Tesadüfler Şifreli Kâğıt, ikizler Batu, Caner ve Naz adında üç kardeşin asansörde buldukları şifreli bir kâğıtla başlıyor. Buradan bir kaçakçılık çetesine dek uzanıyor. Bir yandan polis operasyonları devam ederken, üç kardeş de kendilerine has yöntemlerle işin peşini bırakmıyor.
Doruktan Turan’ın çizgi romana özgü desenleri hikâyeye taşıdığı kitap, genç okurlar için heyecanın dozunu da arttırıyor. Tuhaf Tesadüfler’i okumayı zenginleştiren ve karşılaştırmalı okumaya olanak sağlayan bir yolculuğa dönüştürüyor.
“Pekâlâ, tesadüf diye bir şey yoktu…ama tesadüf sandığımız tuhaf olaylar bizi soluksuz maceralara götürür”, diyen kitabı çok seveceksiniz.